04 Aralık 2007

Sıkı dizi. Zaten HBO'nun dizileri gerçekten iyi oluyor. Hadi bakalım böyle bir diziyi gel de bu memlekette yap. Dün gece 3. sezonu bitirdik hayırlısıylan, az önce baktım bu gece de var mı diye varmış ama tekrar mı yeni sezon mu bilmiyorum.
Bugün yağmurlu ve kapalıydı hava. Sabahtan hastaneye gittim kan tahlili için. Sonuç iyi geldi şükür. Erken yaktık sobayı, oturdum bütün gün örgü ördüm, çay içtim, börek atıştırdım. Jale sultan bana pırasalı börek açtı bugün. Yeme-içme haftasında her türlü şımarıklığı yapıyorum. Yarın ne istesem acaba?
Fethiye'de kış eğlenceleri başlamış bulunuyor. Patlamış mısır, kestane ve örgü. Kendime bir hırka ördüm güzel oldu. Dün de bir kazak başladım, arkasını bitirdim, önünü de yarıladım bugün. Kalın yünlerle hemen bitiyor. Neydi o eskiden iki-üç numara şişle bir kazak öreceğiz diye bir ay uğraşırdık. Gerçi Fethiye için biraz kalın oluyor ama İstanbul'da giyerim ben de. Kolum da şişmiyor, tek elle örgü örme tekniği geliştirmiş bulunuyorum. Sol elimle sadece şişi tutuyorum, biraz ağır gidiyor ama oluyor, kol da şişmiyor.

4 Comments:

At 2:45 ÖS, Blogger Unknown said...

kedim var, kestanem var, sobam yok!
yün var, şiş var ama yetenek yok!

gerçekten; iş arkadaşlarım, annem, ev arkadaşım, eşimin annesi... v.b hep bana örgü örmeyi öğretmeye çalıştılar. ya ben pes ettim en sonunda ya da onlar :)

eş-dost sağolsun arada bir örerler benim için birşeyler, ben de el örgüsü kazak, atkı v.b. kullanma şansına sahip olurum :)

oysa fotoğraf hocalarımdan biri yeteneğin doğuştan olmadığını, çok üst seviyede sonuçlar ortaya çıkaramasak da hepimizin eğitim sonucu ortalama seviyede bir eser yapabileceğini söylemişti.
benim bu yeteneksizliğimi tetikleyen, bilinçaltımda bir problem olmalı.
izninizle şimdi gidiyorum, hımmm çocukluğuma dönmem lazım!!!

:D

 
At 11:02 ÖS, Blogger devin said...

Ne demiş ünlü Türk düşünürü Cem Yılmaz "Eğitim şart!" Örgü örmeye küçük yaştan başlamak lazım. Bunun için de sabırlı bir babanne ya da anane lazım. Benim şahane bir babannem vardı o öğretti bana ama benim içimde de varmış tabii :)Bir de büyük hedeflerle başlama kazak filan gibi, atkı filan örmeyi dene. Bir de illa örmek zorunda da değilsin haliyle. Ben severim, gecenin bir yarısı yün krizim tutabilir mesela. İlla yün bulup bir şeyler örme isteği dayanılmaz bir hale gelebilir. Ablamın kapısını çalıp "Yünün var mı?" diye sormuşluğum çoktur yani :)

 
At 1:48 ÖÖ, Anonymous Adsız said...

Tam okudum okudum 5 kardeş geliyordu kiii teknik yapmışsın bacım hayırlı olsun aman dikkat ne olur kasma bitiricem diye koluncuğunu uf etme yine. Havalar güzel hem bak sen gelde en kokoşundan kazağı ben alcam sana söz :)

 
At 11:39 ÖÖ, Blogger devin said...

Merak etme Edacım, şişirmiyorum kolu. Dün hiç örmedim dinlendirdim mesela :)
Napiyim sıkılıyorum öyle otur otur.

 

Yorum Gönder

<< Home


View My Stats