
Dün çok ağrım vardı, parol üstü apranaksla anca ayakta durabildim ama bugün iyiyim. Salı günü Çalış plajına kadar yaklaşık 1 km. yürümek biraz abartılı oldu sanki ama o yürüyüş çok iyi geldi bana. Sahilde oturup bir bira içtim, tam patatesleri yemek üzereyken, Deniz ve Erol geldiler, Erolla da birer bira içtik. Milletin gelip de tatil yapmak için bir yıl beklediği bir yerde oturup, evden çıkmamak, çıkınca da ya pazara ya da Gima'ya gitmek bize mahsus bir gerzeklik türü olsa gerek. Hoş, önünde bir havuz olsa, milletin tatil yapmak için para verdiği bir evde oturuyoruz o ayrı ama yine de arada sırada bir sahile filan gitmek lazım yani. Akşam da Sultan Pastanesi'ne sipariş verip yaptırdığım kedidili bisküvisi ile pasta yaptım ve bisküvileri bana çok pahalıya sattıklarına karar verdim, hem de biraz kalın yapmışlar, en iyisi İstanbul'dan almak herhalde. 5 gün sonra yine İstanbul'a yolculuk var. Şu üç haftada bir ilaç işi olmasa, kanser olduğumu filan unutacağım zaten. Bakalım, daha 3 kere ilaç alacağım, sonra yine tomografi var. Cerrahpaşa'da tedavi olan bir hasta "tedavisi hastalıktan zor" demişti bir keresinde, haklı valla. 8 aydır tedavi oluyorum, bitemedi gitti. Son üç yılım tedavi olmakla geçti zaten, neyse buna da şükür, olacak bir tedavi var hiç değilse.
0 Comments:
Yorum Gönder
<< Home