12 Eylül 2006

Bütün günü Fethiye'de geçirdik. Sabah Deniz'i Kızılyaka'daki okula yazdırdıktan sonra Fethiye'ye gittik. Tabii ki Nefis Pide'de yemek yedik, sonra trambolin, mini golf, çocuk eğlenceleri merkezi ve Karataş Plajı. Eve geldiğimizde saat gecenin 11'i olmuştu bile. Neyse, çocuklar için okul öncesi bir doping olmuş oldu bari. Zavallıların şurda 6 günü kaldı ki Deniz'in daha az çünkü Cumartesi günü dersaneye başlayacak. Bakalım, bindik bir alamete...
Bu arada 44 yaşından sonra dört göz olmak zor bir şey. 40 yaşına kadar gözlerimle ilgili hiçbir problemim olmamıştı, yakın sorununa alışamamışken bir de başıma uzağı görememek çıktı. Görmemek de duymamak gibi değil yani hani. Bir kulağımın ciddi ciddi işitme kaybına uğraması beni hiç rahatsız etmedi yaklaşık 20 yıldır (zaten duymaya değer pek az şey var hayatta) ama görememek zor. O yüzden o gözlükten ne kadar sıkılsam da takmaya gayret ediyorum.
Küçük yeğenim Yağmur (kız Yağmur, bir de erkek Yağmur var), anaokuluna başlayacakmış, zaman çok hızlı geçiyor yahu, bugün abim arayıp haber verdi. Kendisine bir sürü süslü kırtasiye malzemesi aldım, hepsi de pembe ve mor... Şimdikiler çok şanslı valla, ben çocukken hiç böyle şeyler yoktu, kokulu silgiler ilk çıktığında ne kadar muhteşem bir şey olmuştu, benim sevgili öğretmenim Feriha (ayrı bir hikaye konusudur kendisi) yasaklamıştı bize kokulu silgiyi ki özel okulda okuyorduk.
Yeni ilaç zamanı geldi bile, üç hafta dediğin geçiveriyor, bir de şu tomografi filan atlatırsam rahatlayacağım, yine gerilmeye başladım çünkü.
İşte böyle!

1 Comments:

At 12:13 ÖS, Anonymous Adsız said...

sonunda buldum blogunu... dilek bahsetmişti kısa bir süre once. özlemişim seni. artık buradan hasret gideririm.

 

Yorum Gönder

<< Home


View My Stats