13 Mayıs 2007

Anneler Günümüz kutlu ve de mutlu olsun. Oğlumdan bir parfüm geldi, pek hoşuma gitti. Her ne kadar "Efendim tüketimi artırmak için icat edilmiş bir gündür" filan diye ahkam kessek de insan bir hediye, bir çiçek filan bekliyor işte. Yarın yine İstanbul yollarına döküleceğim. Beşinci kemoterapiyi de ifa edeceğiz bakalım. Bitiyor artık filan diye düşünüyordum ama muhtemelen iki üç tane daha yapacaklar, bakalım, herhalde altıncıdan sonra da bir tomografi çekilecek ve o zaman devam edip etmemeye karar verecekler.
Günler rutin akıp gidiyor. Bütün gün oturup nakış işliyorum aman iyi oluyor, hiçbir şey düşünmeden tırnım tırnım işleyip duruyorum işte. Yarın bir de Kürkçü hana gidip kendime bol bol nakış ipliği almayı düşünüyorum. Burada çok pahalı, küçücük bir kukayı iki liraya satıyorlar yahu. Neyse, Kürkçü handa ucuzdur muhtemelen. Her renkten ikişer üçer alayım da, başladığım işler iplik bitti diye yarım kalmasın artık.
Havalar da bir acayip yahu, ne sıcak, ne soğuk. Ayın kaçı oldu daha denize giremedik yani. Bir de dişim ağrıyor ki sorma gitsin. Kendimi ağrı kesicilere boğmuş durumdayım. Dişçiye de gidemem, ne halt edeceğimi hiç bilmiyorum bu konuda. Bir süre sonra ağrı kesiciler de para etmeyecek çünkü. Neyse, o zaman gelsin elbet bir şey düşünürüz. Şimdilik yaşasın Apranax Fort diyoruz. Bugün böyle bir sıkıntılıyım. Sabah resmen tersimden kalktım, herşeye bağırıp çağırdım biraz sakinleştim.

0 Comments:

Yorum Gönder

<< Home


View My Stats