29 Eylül 2009



Bu gördüğünüz tembel kedi ZEZE. Bütün gün çeşitli şekillerde yatıp, geceleri fare avlayıp eve getiriyor, hani bize de ikram ediyor hesapça.
Uzun süre ara verdim biliyorum. Ancak hakikaten hasta ve oldukça halsizdim. Şimdilerde az biraz daha iyiyim. Bir de insan sürekli evde olunca yazacak pek bir şey olmuyor. Günler hep aynı geçiyor. Biyolojik saatimin ilaç marifetiyle değişmesi yüzünden erken uyuyor, sabahın köründe de uyanıyorum. Kahvaltı ediyorum, ilaçlarımı içiyorum. Sonra sabah kahvemi içiyorum. Öğlene kadar el işleriyle oyalanıyorum, sonra yemek yiyorum, e-postalarıma filan bakıyorum, akşam oluyor, ilaçlarımı içip uyuyorum. Günlen ekstra bir şey olmazsa hep aynı geçiyor. Oldukça rutin ve sıkıcı. Onla bunla oyalanıyorum. Yeni hobiler ediniyorum. Mesela şimdiki hobim örgü oyuncaklar yapmak. Yakında bundan da sıkılır, yeni bir şey bulurum muhakkak. Daha rahat yürüyorum ama hep aynı pozisyonda kalmaktan boynum tutuluyor sık sık. Sırtüstü yatıyorum mecburen çünkü sağıma soluma yattığımda omuzlarım çok ağrıyor. Yatak yaraları edindiğimden bir tane havalı yatak almak zorunda kaldım ama rahat ettim. Bir de şu boynumu çözebilsem tam olacak.
Ayrıca kendimi yazmaya verdim. Turnusol.biz'de yayınlanıyor yazılarım. İçtiğim bir parkinson ilacının -parkinson değilim, sadece nöropati yüzünden huzursuz bacak sendromu oldum- çok komik bir yan etkisi var: "Aşırı kumar oynama isteği" ne komik değil mi? Bende kumar isteği olmadı ama hababam yazma isteği oldu, belki bu da bir nevi yan etkidir :)Yakında roman bile yazarım bu hızla valla!

Yani sizin anlayacağınız Garp cephesinde yeni bir şey yok!


View My Stats