30 Nisan 2008


Dük. O bizi çok sevdi, biz de onu. Çok yakın bir arkadaşımı kaybettim bugün. Çok üzgünüm ama güzel bir hayat yaşadı. Çok sevildi, iyi bakıldı. Dünyanın en nazik, en hassas, en duygulu köpeğiydi. Rahat uyu.

26 Nisan 2008

Taç'ın "Evimde Mutluyum Ben" reklamı
( http://www.youtube. com/watch? v=iSxezx_ h4zY)
sizi de rahatsız ettiyse tepkilerinizi Taç Perde'ye ve Reklam Özdenetim Kurulu'na* iletiniz.
TAÇ perde mailto:tac@zorlu.com
Reklam Özdenetim Kurulu:rok@rok.org.tr


BİZİ TAÇ'LA KANDIRAMAZSINIZ!

Sayın Yetkili,
Yayınlamakta olduğunuz Taç ev ürünleri reklâmlarınız kadınların toplumsal yeri hakkında çocuklar ve gençler üzerinde yanlış izlenim bırakmaktadır. Ayrıca kadınları da aşağılar niteliktedir.Günümüz kadınları yalnızca evlerinde mutlu olamazlar. Özgür olmak isterler. Yaşadıkları sosyal çevreyle iletişim halinde olmak isterler. Ekonomik olarak bağımsız olmak isterler. Çalışmak ve üretime katkıda bulunmak, kariyer yapmak isterler. Okumak, yazmak, çizmek ve sanatsal yaratımda bulunmak, kültür almak isterler. Bilimsel faaliyetler içinde yer alırlar, buluşları için patent almak isterler, fikirleri ile girişimlerde bulunmak isterler. Çocuklarını kocalarıyla beraber özgür bireyler olarak yetiştirmek isterler. Hatta mutlaka "evlenmek" istemeyip yaşamına cinsel anlamda da özgür devam etmek isterler. Ve bunları erkek hegemonyasının dayattığı tüm zorluklara rağmen başarmaktadırlar!
Elbette kadınlar da tıpkı erkekler gibi evlerini, yaşam alanlarını sevmek, içlerine sindirmek isterler ama kendilerini evlerine kapatıp histerik bir şekilde perdelerini seven kadın yoktur. Hele mutlulukla temizlik yapan kadın asla bulamazsınız, temizlik zor bir emek sürecidir.
Bu tür reklâmlarda neden sigortalı bir temizlikçi kadını ya da bir erkeği kullanmıyorsunuz? Hedef kitleniz yanlış mı etkilenir? Sizin hedef kitleniz kimler? Nasıl bir dünya hayal ediyorsunuz? Çünkü kusura bakmayın ama hiç iyi bir izlenim bırakmıyorsunuz!
Bu yanlıştan vazgeçmenizi, reklâmlarınızı derhal yayından kaldırmanızı ve bir daha kadınlara bu tür bir zihniyetle yaklaşmamanızı rica ediyoruz.
Bizi Taç'la Kandıramazsınız !!

*Reklam Özdenetim Kurulu Uluslararası Uygulama Esasları Toplumsal Sorumluluk Madde 4: Pazarlama iletişimi ırka, ulusal kökene, dine, cinsiyete, yaşa, zihinsel ya da bedensel özre veya cinsel tercihlere dayalı ayrımcılığı desteklememeli, ya da yapılan ayırımcılığı görmezden gelmemeli, insanlık onuruna saygı göstermelidir.Pazarlama iletişimi haklı bir neden olmaksızın, korku duygusundan yararlanmamalı , şanssızlık ve acı gibi unsurları sömürü malzemesi olarak kullanmamalıdır.Pazarlama iletişimi şiddet hareketlerine yol açıcı ya da bunları görmezden gelici öğeler içermemeli, yasadışı veya toplum dışı davranışları yüreklendirmemelidir.
Pazarlama iletişimi, batıl inançları istismar etmekten kaçınmalıdır.

06 Nisan 2008

05 Nisan 2008

ŞİRİNCE MATEMATİK KÖYÜ'nden MEKTUP

Şirince'de geçen yaz inşaatına başladığımız Matematik Köyü'nün inşaatı neredeyse bitmek üzere, bir aylık işi kaldı.
Bir şaheser çıkıyor ortaya. Bu kişisel bir düşünce değil, her gören bayılıyor.
Internet sitemizde (
www.matematikkoyu. org) birkaç fotoğraf var.
Pek yakında köy kahvesi, köy çeşmesi, köy meydanı da olacak. Bu yıl paramız çıkışmadı, ama seneye bir havuza kavuşacağız. Yolları da taşla döşeyemedik. Olsun... Toprak yol da güzel.
Yaz başında heykel bölümünden öğrenciler köyün sağına soluna heykeller yapacaklar.
Plastiğin, ucuzluğun, bayağılığın, yapaylığın, gösterişin, kirliliğin zerresi bulunmayan, herkesin özgürce yaşadığı, kütüphane sessizliğinde bir köy olacak.
Geçen yaz yatak kapasitemiz 46 idi. önümüzdeki yaz 70'in üzerine çıkacak. Çadırları da katarsak köyümüz aynı anda 100 kişiyi barındırabilecek.
Ve geçen yaz sadece 1,5 ay matematiksel etkinlik yapabilmiştik. Kısaydı ama tek kelimeyle muhteşemdi, gençlerin çalışma şevki göz yaşartıcıydı. Bu gençlerle sırtımız yere gelmez. Ben şahsen çok umutluyum gelecekten.
Önümüzdeki yaz Anadolu'nun dört bir köşesinden yüzlerce genç akın akın matematik yapmaya gelecek. Hocalarımızın bir kısmı yurtdışından, kimi öğretmek kimi araştırma yapmak için orada bulunacak. Liseden en yüksek seviyede araştırmaya kadar herkes aynı anda matematik yapacak. En az üç ay sürecek kamp. Bir sonraki yıl ilköğretim düzeyinde öğrenci de kabul edeceğiz.
Yüz kişinin gece gündüz matematik yaptığı bir köy düşünebiliyor musunuz? Kimine ürkütücü gelebilir... Çeşit çeşit insan var yeryüzünde!
Nesin Vakfı, dünyada bir ilki gerçekleştirmenin keyfini yaşıyor, onurunu taşıyor.
2007 Eylül ayında Matematik Köyü hakkında bir dost mektubu yazıp yaymıştım. Aşağıya eklediğim o mektubumda 1000 YTL bağışta bulunanların adlarını Köy'de mermer bir plakaya yazacağımızı duyurmuştum. İnşaatın bitmesi için 300.000 YTL gerektiğini de eklemiştim. İstediğimiz rakama ulaşamadıysak da sonuç pek fena değildi, 180.000 YTL civarında topladık. Tüm destekçilerimize Nesin Vakfı ve matematik adına çok teşekkür ederim.
Bunlar iyi haberler. Kotu haber: İnşaatın sonunu getirecek paramız kalmadı. Yaz da geldi gelecek. Biliyorum, bir çoğunuz bağışta bulundu. Ricam bağışta bulunanlara değil.
Matematik Köyü için özel olarak açtırdığımız banka hesaplarımız:
Nesin Vakfı, İş Bankası Parmakkapı Şubesi: (1042) 0687054
Nesin Vakfı, Vakıfbank Çatalca Şubesi: (237) 158007272068355

Bu mesajımı yakın çevrenize dağıtırsanız, aydınlanmanın ana öğesi olan matematiğe büyük katkınız olacaktır.

Yazın köyümüze bekleriz... Parmak uçlarında yürümeniz koşuluyla...
Nesin Vakfı'ndan sevgiler, saygılar.

01 Nisan 2008



BİZ KARŞI ÇIKARSAK YAPAMAZLAR!

Turkiye'nin gundemine ilk olarak 16 Kasim 2002 tarihinde AKP Genel Baskani Recep Tayyip Erdogan'in acikladigi "Acil Eylem Plani" ile giren Sosyal Guvenlik Reformu ve Genel Saglik Sigortasi gibi kavramlar, o gunden bu yana gundemden dusmedi. AKP soz konusu duzenlemeleri, IMF ile yuruttugu tum muzakerelerin, niyet mektuplarinin, gozden gecirmelerin ve stand-by anlasmalarinin temel pazarlik meselesi haline getirerek, sosyal haklarimizi kredi karsiliginda pazarlamistir.

2005 yili Mayis'inda IMF ile AKP Hukumeti arasinda imzalanan 19. Stand-By Anlasmasi'nin geregi olarak, emek ve meslek orgutlerinin gorus ve elestirileri umursanmaksizin hazirlanan SSGSS Yasa Tasarisi 2006 yilinda yasalastirilmis, fakat Anayasa Mahkemesi tarafindan bazi maddeleri iptal edilmistir. Toplumun ihtiyaclari dogrultusunda degil, IMF'nin talepleri ve dayatmalariyla sekillenen SSGSS Yasa Tasarisi'nin secimlerin ardindan bir kez daha alelacele gundeme getirilmesinin nedeni, 19. Stand-By Anlasmasi'nin onumuzdeki Mayis ayinda sona erecek olmasidir. IMF, AKP'ye verdigi kredilerin diyeti olarak bu yasayi sart kosmaktadir. Ulke ekonomisini borcla yuruten Hukumet, IMF'den yeni borclar alabilmek icin Tasariyi hizla Meclis Genel Kurulu'ndan gecirmek istemektedir.

Bizler bu Yasa Tasarisi gundeme geldigi gunden bu yana, bu yasaya karsi ciktik. Cunku bu Tasari, neoliberal ekonomi politikalarinin uzantisi olarak hazirlanmis ve sosyal devlet anlayisinin tamamen tasfiyesini amaclayan bir oze sahiptir. Bu Yasa Tasarisi, halkimizin sosyal guvenlik haklarinin geriye goturulmesi, ozel emeklilik sistemleri getirilerek gelecegimizin piyasaya emanet edilmesi, emekliligin hayal haline gelmesi, saglik alaninin tumden ticarilestirilmesi, parasi olmayanin saglik hizmetlerinden yararlanamamasi anlamina gelmektedir.

Ulkemizde yasayan yurttaslarimizin gelecegini karartan bu yasaya karsi gerek tek tek orgutler olarak, gerekse yan yana eylemler yaparak halkimiza bu yasanin gercek yuzunu anlatmaya calistik. Son olarak gectigimiz haftalar icerisinde Emek Platformu'nu olusturan 17 Orgut hep birlikte basin aciklamalari ve 14 Mart'ta 2 saatlik "is birakma eylemi" gerceklestirerek, bu konudaki kararliligimizi bir kez daha dile getirdik.

Bu guclu karsi cikisimiz ve kamuoyunun buyuk destegi sonucunda, yillardir taleplerimizi gormezden gelen AKP Hukumeti bizlerle gorusmeyi kabul ederek bazi maddelerde geri adim atmak zorunda kaldi. Bu surecte hukumetin attigi geri adim, hak kayiplarimizin bir kismini ortadan kaldirsa da, yasanin temel parametrelerinde yeterli degisIklige gidilmemistir. Yasa mevcut haliyle gelecegimiz icin ciddi bir tehdit olusturmaya devam etmektedir.
Tum itirazlarimiza, kamuoyunun tum tepkisine ragmen, Hukumet sahte bir "uzlasma havasi" estirerek, Tasariyi Meclis Genel Kurulu'na tasimistir.
Bu Yasa Tasarisi, Meclis Genel Kurulu'ndan derhal geri cekilmelidir. Toplumsal uzlasma saglanmaksizin, emek ve meslek orgutlerinin elestiri ve talepleri dikkate alinmaksizin cikartilacak yasanin vebali, o yasaya parmak kaldiran milletvekillerinin yakasini omurleri boyunca birakmayacaktir. Kendileri 2 yilda kiyak emekli olurken, emekcilerin 65 yasinda emekli olmasina, aclik sinirinin altinda emekli maasi almasina parmak kaldiranlar; kendileri her turlu saglik hizmetinden hicbir tutar odemeksizin faydalanirken yurttaslarin hastanelerden faydalanmak icin katki ve katilim payi odemesine, sagligin parali hale getirilmesine parmak kaldiranlar bu halkin yuzune nasil bakacaklar?

Evet, Turkiye'de yasayan kime sorsaniz ulkemizdeki saglik ve sosyal guvenlik sisteminden hosnut olmadigini soyleyecektir. Kayit disi istihdam nedeniyle milyonlarca iscinin sosyal guvenceden ve emeklilik hakkindan yoksun oldugu, prim borcu olan milyonlarca esnafin saglik hizmetlerinden yararlanamadigi, calisma imkâni bulunmayanlarin ve issiz yurttaslarimizin hastane kapilarina adim atamadigi, emeklilik maaslarinin aclik sinirinin bile altinda oldugu, saglik hizmetlerinden yararlanmada bolgeler ve gelirler arasinda derin ucurumlarin bulundugu ulkemizde saglik ve sosyal guvenlik alanlarinda gercekten de bir duzenlemeye gitmek gerekmektedir. Fakat bu duzenlemeler kayit disi istihdami onlemeli, tum yurttaslarimizi saglik ve sosyal guvenlik sistemi semsiyesi altina almali, herkes icin ucretsiz-nitelikli- ulasilabilir saglik hizmeti sunmali ve emeklilerimize insanca yasayabilecekleri bir ucret verilmesini saglamalidir.

Halkin saglik ve sosyal guvenlik hakkini bir kara delik olarak goren zihniyetin bu sorunlari ortadan kaldiramayacagi aciktir.

Bizler ulkemizin yarinlarini tehdit eden, cocuklarimizin gelecegini elinden calan bu yasanin uygulamaya konulmamasi icin sonuna kadar mucadelemizi surdurecegiz. Yasa Tasarisi, Genel Kurul'dan geri cekilmez ise Cumhurbaskani ve Anayasa Mahkemesi sureclerinde de takipcisi olacagiz.

Bu yasanin geri cekilmesi icin;

- Yasanin gorusulmeye devam edildigi 1 Nisan Sali gunu saat 14:00'te Turkiye'nin her yerinde isyerlerimizden cikip alanlarda kitlesel eylemler gerceklestirecegiz.

- Ayni gun Ankara'da saat 14:00'te TBMM Dikmen kapisi onunde bir araya gelerek, sesimizi bir kere daha Meclis'e duyuracagiz.

- 6 Nisan Pazar gunu on binlerce kisi Istanbul Kadikoy Meydani'nda, Herkese Saglik, Guvenli Gelecek Platformu'nun organize ettigi mitingte bulusacagiz.

Bu yasa Meclis'ten gecse de bizim gundemimizden dusmeyecektir. Biz bu yasaya karsi mucadeleye devam edecegiz. Surec icerisinde toplumun diger kesimleriyle de eylemlerimizi orgutlemeye devam edecegiz ve bunu kamuoyuyla paylasacagiz.

Buradan tum kamuoyuna sesleniyoruz: biz karsi cikarsak, bu yasayi cikaramazlar! Tum halkimizi yasaya karsi cikmaya cagiriyoruz! Gelin 1 Nisan Sali gunu AKP hukumetine unutamayacagi bir surpriz yapalim! O gun tum illerde alanlari doldurarak gelecegimizi IMF kredisine satmayacagimizi haykiralim.

Biz buradaki 5 orgut bu eylemlerin sadece cagricisiyiz. Yasadan olumsuz etkilenecek olan tum toplumsal kesimleri (Emekcileri, Esnafi, Issizleri, Emeklileri, Ev Kadinlari, Gencleri, Cocuklari yani toplumumuzun neredeyse tamamini) eylemlere katilmaya, saglik ve guvenli gelecek haklarina sahip cikmaya cagiriyoruz.

DISK KESK TMMOB TTB TDB


View My Stats