Lay lay loom, benim de artık bir ipod'um vaar. Bir arkadaşım kalmaya geldi vee bana bir ipod getirmiş hediye olarak. Sabah uyandığımdan beri müzik yükleyip duruyorum. Özlemişim müzik dinlemeyi, çok makbule geçen bir hediye oldu ne yalan söyleyeyim. Deniz kıskançlıktan çatladı tabii ki. Bana bilgisayarını ve telefonunu teklif etti, ona vermem için ipod'u, ama yemedim tabii ki. Kırk yılın başında güzel bir şeyim olmuş, onu da Deniz beye kaptıracak değilim. İki gün gezdik, Kayaköy, Gemiler, Ölüdeniz. Bir akşam Şat'ta yemek yedik, dün akşam da Nefis Pide'ye gittik, döner yedik. İyi geldi. Bu arkadaş benim liseden beri arkadaşım. Biz üç arkadaş üçlü çete şeklinde gezerdik, okula filan pek uğramazdık. Sonra uzun zaman kaybettik birbirimizi ama son yıllarda yine görüşüyoruz. Şu anda Ahmet Kaya için yapılan Dinle Sevgili Yurdum albümünü dinliyorum bir yandan da. Gençken Ahmet Kaya'dan hiç hoşlanmayıp, sonradan sevenlerdenim ben. Bu ipod sayesinde Çarşamba geceleri Deniz ve Jale sultan arasındaki Avrupa Yakası-Yaprak Dökümü kavgası da bitti. Ben müzik dinliyorum, Jale Yaprak Dökümünü seyrediyor, Deniz de benim odamda Avrupa Yakası'nı. Neyse, her Çarşamba aynı muhabbetten fenalık gelmişti.
SSK işi halloldu. Neden kesildiğini anlayamadık, tanıdık biri vardı onu aradık, hemen açıldı. Çünkü ortada kanunsuz bir durum yok. Herhalde numaralar filan karıştı bilemiyorum artık. Bayağı bir sıkıntı yarattı ama halloldu şükür.